Kadinlarin Erkeklerin Yaninda Kuran Okumalari

Angebote / Angebote:

Denilir ki Kadinin en büyük zenginligi dogurmak, en üstün mahareti de yogurmaktir. Buna karsin kadina yapilacak en büyük ihanet ise onu cahil ve caresiz birakarak ele mahküm etmek ve eve hapsetmektir.Surasi bir gercektir ki insan unsurunun egitilmesi ve gelistirilmesi, madenlerincevherlerin islenmesi ve hayvanlarin yetistirilmesinden daha önemlidir. Bundan dolayi yüce analik görevini ve sorumlulugunu kadinin elinden almak, yeni nesilleri egitecegi bilgi ve kültürden onu mahrum birakmak, yani hangi gerekceyle olursa olsun kadini okutmamak, acikcasi -en temel insan hakki olan firsat esitligi ilkesinden hareketle- onu, tahsil imkanindan tamamen veya kismen alikoymak, her seyden önce beseriyetin gelecegini karartmak ve ilerlemesini engellemek anlamina gelir.Elinizdeki kitap, kadinin üstü örtülü bicimde- bir hakkini gasp etmek veya bir hakki ona hic tanimamak manasina gelebilecek Kadinlarin Erkeklerin Yaninda Kuran Okumalari meselesini ele alan, akademik capta arastirmaya dayanan ve bilimsel nitelik tasiyan bir calismadir.Konu basliginda anlatilmak istenen sey, özetle söyle ifade edilebilir Ergenlik cagini asmis, dinen ve hukuken kadin hükmünde kabul edilen insan türünün, ayni düzeydeki karsit cinsi ve na-mahremi olan erkeklerin huzurunda, karma bir sinifta ögrenci olarak, yine karma bir sinifta ögretmen olarak ve birtakim vesilelerle düzenlenen cesitli tören ve etkinliklerde okuyucu olarak, kisaca, bir veya daha fazla erkegin dinleyici olarak hazir bulundugu acik veya kapali mekanlarda Tecvid ve Kiraat kurallarini gözeterek normal ses tonu ve tilavet tarzi ile Kuran okumasinin Islami acidan hükmü nedirBöylesi ortamlarda kadin, genel olarak ögrenim görmedigi, özel olarak da Kuran egitimi almadigi takdirde sorun kendiliginden halledilmis olur denilebilir. Ancak meseleye bu tarz dar kaliplar icinde yaklasilmasi, lokal ve palyatif tedbir olarak algilandigi icin buna sicak bakilmamistir. O nedenle daha köklü ve kesin cözümü aramak ve bulmak adina en saglikli yolun, Fikih Usülünün benimsedigi yöntemi uygulamak oldugu düsünüldü. Söz konusu ilmin terminolojisiyle söylemek gerekirse, dini problemleri cözüme kavusturmak icin basvurulan edille-i seriyye sistemi takip edildi. Buna göre meselenin halli icin evvela KitapKuran, SünnetHadis, Icma ulemanin ortak karari ve Kiyas önceki emsal ictihatlardan olusan ana kaynaklara müracaat edildi. Ardindan tali hüccetler devreye sokuldu. Buna akl-i ve kalb-i selim sahibi hic kimse ve kesimin itiraz edecegi ve karsi cikacagi zannedilmemektedir. O sebeple Islam Hukuku Metodolojisi de demek olan bu yol izlendi ve sonucta ortaya bu eser cikti.